Türk Sanat Müziği dinliyorum. Dinledikçe içimde sanki bir boşluk, bir eksiklik oluşuyor.
Biz yeni nesil artık ya aşık olmayı beceremiyoruz ya da aşkımızı anlatmak için dijital hayatımızda duygularımızı ifade edecek kelimeleri bulmakta zorlanıyoruz. Söz yazarlarına gıpta ediyorum. Nasıl sevmiş, aşklarını ne kadar derin yaşamışlar…
Ya da eski aşıklar kendilerini bizim kadar açamamış olabilir mi? Sevdiklerinde bu gizli kalan duygular patlamalarla ortaya çıkmış olabilir mi? Toplum kurallarına borçlu olabiliriz bu güzel sözleri belki de…
Bir örnek :
Kadehinde zehir olsa, ben içerim bana getir.
Dudakların mühür olsa ben açarım bana getir.
Ağladığın geceleri, kalbindeki acıları, çekinmeden bana getir,
Sen tükenme beni bitir.
Aşk bağının gülü ol da, dikenini bana batır.
Bakma canım yandığına sorma benim halim nedir.
Ağladığın geceleri, kalbindeki acıları, çekinmeden bana getir,
Sen tükenme beni bitir.
Harbiden biz aşıkmıyız ???